Üniversite üçüncü sınıfta Endüstri Mühendisliğine meraklı bir Makina öğrencisi olarak İTÜ İşletme Fakültesi’nde sevgili hocam Bülent Durmuşoğlu’nun Just in Time Production Systems dersine katılmaya başlamış ve burada Yalın’a olan merakımı bir parça gidermeye çalışırken daha ilk derste duymuştum o kitabin ismini… Kendisinin “muhakkak bulunmalı” dediği kitaplardan Yalın Düşünce’nin okunması lazımdı. Dersten çıktıktan hemen sonra Beşiktaş Alkım’a inip (kendisi İstanbul’un en büyük kitapçılarından biridir) kitabı sordum, “Baskısı Yok!” cevabı ile karşılaştım. Kabalcı’ya (yine aynı şekilde hörmetli bir kitapçıdır) geçtim; oradan da aynı cevabı aldım. Boynum bükük kitaba sahip olamayacağımı anlayınca kütüphanenin arama sayfasında buldum teselliyi. İşletme Fakültesi kütüphanesinde bir adet vardı. 1997 baskı ilk Türkçe çeviri. Zamanında Beko çevirtmiş. Hemen aldım, ve korsancılık için kolları sıvadım. “Eee napalım baskısı olmayınca biz de fotokopi çektiririz!” deyip, Ozalitçilerin yolunu tuttum. 2 gün sonra kitabı elime alıp önsözünü okuduğumda Yalın Düşünce kitabından önce bu kitaba yön veren 1990’larda yazılmış bir kitaba atıfta bulunuyordu yazar. Dünyayı Değiştiren Makina Otomotiv Endüstrisi için yapılmış en kapsamlı analizdir diyordu. O an bırakıp bu kitabı internette aradım, ama yine hüsrana uğradım. Tabi teselliyi bir kere daha kütüphanede ama bu sefer kendi fakültemin kütüphanesinde buldum. Sırf kitabın adında “Makina” kelimesi geçtiği için Türkiye’nin hiçbir yerinde olmadığı kadar bu kitaptan stoklamıştı İTÜ Makina fakültesi 40 tane duruyordu rafta gittiğimde. Tek tük birkaç makinacının elini sürdüğü belliydi. En temizlerinden birini seçip onu da kopyalattım. Baya korsancılığa yelken açtım yani.
Fotokopiyi alıp evde akşam okumaya koyuldum. Kafama koymuştum, önce Dünyayı Değiştiren Makina sonra da Yalın Düşünce’yi okuyacaktım. Kitabın kapağında yazan cümleyi hiç unutmam ” MIT’nin 5 yıl süren ve 5 milyon dolar tutan çalışmasına dayanmaktadır” Bu kitap Japonların seri üretimden Yalın Üretim’e geçerek TPS (Toyota Production System) ile nasıl başarıyı yakaladığını anlatıyordu. Massachusetts Institute of Technology profesörlerinden James Womack ve Daniel Jones’un yazdığı bu kitap Otomotiv sektörünü lime lime ederek inceliyor, ilk otomobil imalatından günümüz son teknolojilerine kadar sektörü detaylı bir şekilde ele alıyordu.
Ne yalan söyleyeyim iki profesörün yazdığı bu kitap biraz fazla akademik olduğundan okumak için oldukça uzun zamanımı ayırmıştım, ama bu kitabın üzerine bir sektör için bu kadar detaylı inceleme yapan ve bunu güzel bir dil ile anlatan başka bir kitap da bulmadım, görmedim, duymadım. Ama bu kitap sadece sektörü değil, aynı zamanda Japonların dünyanın en çok satan otomotiv devlerine nasıl kafa tuttuğunu anlatıyordu. İşte benim hikayem bu kitapla başladı. Yalın Düşünceyi okumam ile devam etti. Sonra Toyota’daki mülakkatta bu okuduklarımı bir şekilde İnsan Kaynakları’nda anlatıverince Toyota’nın Graduate Development Program’ına kabul edildim. Montaj fabrikasında yaptığım proje ile Kaizen’i öğrenip potansiyel bir Kaizen ortaya koydum ve Toyota’nın havasını birazcık da olsa solumuş oldum.
Sonra bir seminerde Yalçın İpbüken‘le tanıştım, Yalın Enstitü‘nün başkanı olarak verdiği Yalın Düşünce konulu bir seminer sonrasında kendisine yaptıklarımı anlatıp üniversite son sınıfta olduğumu söyledim, iki hafta sonra Yalın Enstitü’nün Sarıyer’deki merkez ofisinde stajyer olarak çalışmaya başladım. Sonra fark ettim ki bu Yalın Enstitü Türkiye’de bir tane değilmiş, bunlardan dünyada 17 tane varmış. Bunların ilki ise Amerika’da James Womack tarafından kurulmuş. İşte o gün 1,5 yıl önce kitabını okduğum adamların yarattığı bir kurumun ve bu kurumu Türkiye’ye kazandıran Koç grubunun efsane yöneticilerinden (işte Yalın Düşünce’yi Beko’nun basmasının sebebi) birinin yanında çalışma şansı yakaladığımı fark ettim.
Aradan geçen 4 yılda Yalın Enstitü’nün bana verdiği imkan ve edindirdiği tecrübeler doğrultusunda birçok konuda eğitim ve danışmanlık vermekteyim, O kapıdan stajyer olarak girip, bir Yalın Danışman olarak hayatımı sürdürmek ünversitede hayalini kurduğum bir şeydi. Umarım herkes hayallerinin peşindeki arayışını yılmadan sürdürür ve o hayaline bir gün muhakkak ulaşır.
Bir diğer konu ise benim hayalini bile kurmadığım bir şeydi, ama geçen hafta o da gerçek oldu, kitaplarını okuduğum bu adamla, James Womack’la tanışma konuşma imkanı buldum. Yalın Enstitü’nün 10. kuruluş yıldönümü vesilesiyle davetlimiz olarak ağırladığımız James Womack’a Yalın Düşünce‘nin temellerinden, Steve Jobs’ın dehasına gelene kadar sohbet ettik. Kendisi de sıkılmadan büyük zevkle hem sorularımı cevapladı hem de deneyimlerini biz Yalın Enstitü danışmanlarına anlattı.
63 yaşında cin gibi, genius gibi bu adam ile sohbet etmek gerçekten keyifli, eee MIT’den profesör olunca insanın böyle limitlerin dışında bir adam olması oldukça normal. Kendisi bir fotoğraf isteğimi de kırmayarak benimle bir kare çekindi. Öğrenciyken kitabını okuduğum adamla bir Danışman olarak tanışmak ve onunla sohbet etmek büyük keyifti, büyük zevkti.
Darısı Başınıza
Umarım hayallerinizi yürüttüğünüz köprü yıkılmadan su gibi akan zaman nehrinin üzerinden kolayca geçer ve hayallerinizi o nehre bırakmadan karşıya ulaşırsınız. Ben daha köprünün ortasında bile değilim o ayrı; ama birkaç hayalimin karşıya geçmesi hiç de fena değil 🙂
Sevgiler
CY
*Bu arada Dünyayı Değiştiren Makina’nın baskısı halen yok, yakında Yalın Enstitü basacak; ama Yalın Düşünce Kitabını Yalın Enstitü ve tüm kitapçılarda bulabilirsiniz…